Dünyayı gezmek ve keşfetmek isteyen bir sanat tutkunuysanız kendinizi seyahatiniz boyunca sanat galerileri ve müzeler arasında koştururken bulabilirsiniz. Oysa ki uzun kuyruklar ve tonlarca insan ile aynı yerlere sürüklenmeden de sanatın içerisinde yaşamanız mümkün. Dünyanın farklı yerlerinde pek çok otel, birbirinden güzel sanat koleksiyonlarını lobilerine taşıyor. Sanatın içinde yaşamanızı sağlayan bu lüks oteller, en özel eserlerin keyfini daha az stresle çıkaracağınız bir konaklama deneyimi sunuyor. İşte sanatsal motifleri ile şaşırtan lüks dünya otelleri…

Le Negresco, Nice – Fransa
Nice sahil yolunun üzerinde, eski şehir merkezine yakın bir konumda bulunan Hotel Negresco, ünlü Promenade des Anglais caddesinin karşısında yer almaktadır. Mükemmel bir konumda bulunan otel, Monako’ya sadece 25 km, Matisse Müzesi, Chagall Müzesi, Modern Sanat ve Çağdaş Sanat Müzesi’ne ise birkaç dakika uzaklıktadır. 1913 yılından açılan otel, saray mimarisini taşıyan görünümüyle ilk bakışta ilgi odağı olmayı başarır. Günümüzde, 96 oda ve 21 suit ile Negresco, 6.000 ‘den fazla sanat eserine ve beş yüzyıllık dönem mobilyalarına ev sahipliği yapmaktadır. Michelin yıldızlı bir şefe sahip olan otelin dillere destan yemek alanlarından biri 18. yüzyıldan kalma bir atlıkarıncanın içerisine inşa edilmiş La Rotonde Brasserie’dir. Tüm yemek alanını göz alıcı bir lunaparka çeviren otel, ziyaretçilerine özel dinletiler eşliğinde büyüleyici bir atmosfer sunar.

Roma Cavalieri, Roma, İtalya
Kuşkusuz ki Roma Cavalieri dünyanın en iyi sanat otelleri arasında ilk sıralardadır. 16. yüzyılın büyük sanat ustalarının yağlı boyalarından dünyanın en iyi baletlerinden olan Rudolf Nureyev’in kostümlerine kadar çok geniş yelpazede bir koleksiyona sahip olan otel, ziyaretçilerini en ayrıcalıklı şekilde ağırlar. Giriş bölümünde göz alıcı çizgileriyle, Giambattista Tiepolo’nun 1725 yılında resmettiği üç büyük tuval yer alır. Ortadaki büyük resim Odysseus ve Achilles’i, soldaki resim Marsyas’ı ve sağdaki ise Herkül ve Antaeus’u resmeden birer baş yapıttır. Biraz ilerlediğinizde karşınıza dikkat çekici güzellikteki Beauvais duvar halıları çıkar. Otel içerisindeki koleksiyon sadece barok ve klasik dönemlerle sınırlı değildir. Örneğin pop art için ayrılan bölümde Andy Warhol ve Robert Indiana’nın çalışmalarını yakından inceleyebilirsiniz. Kısacası yüzlerce yıllık döneme yayılan koleksiyonuyla Roma Cavalieri, iddialı ve kesinlikle birinci sınıf bir sanat otelidir.

Gramercy Park Hotel, New York – ABD

New York’un en güzel otellerinin yer aldığı bölgelerden birinde yer alan Gramcycy Park Oteli, zengin dekorunun yanında müze kalitesindeki sanat koleksiyonuyla da dikkat çeker. Modern dönemin ustaları kabul edilen Jean-Michel Basquiat, Botero, Dan Colen, Andy Warhol, Keith Haring ve Damien Hirst, otelin koleksiyonundaki önemli sanatçılardan sadece birkaçıdır. Birbirinden önemli sanat devleri, otelin duvarlarını boydan boya kaplar. Gramcycy Park Oteli’nin hem lüks hem de samimi havası kendinizi Manhattan’ın ortasında özel bir şatoda kalıyormuşsunuz gibi hissetmenizi sağlar.

Arte Luise Arthotel, Berlin – Almanya
1824’ten kalma neoklasik bir binada inşa edilen Arte Luise, sanatla geçen bir gecenin karşılanabilir fiyatlarla da olabileceğinin en güzel örneğidir. 1990’lı yıllardan beri dünyanın önde gelen sanatçılarını odalarında misafir eden ve onlara kaldıkları odayı bir galeri gibi kullanmaları için teşvik eden otel, adeta bir canlı müzeye dönüşmüştür. Her oda farklı bir sanatçının ruhunu ve zevkini yansıtacak şekildedir ve misafirler adeta sanatçılarla yaşam alanlarını paylaşabildikleri son derece özel bir deneyime eşlik eder.

Hotel Arts, Barselona – İspanya
Hotel Arts’ın dış girişinde yer alan, Frank Gehry tarafından tasarlanan, 56 metre uzunluğundaki kıvrımlı balık benzeri heykel, size içerisinden neler bekleyebileceğinize dair iyi bir fikir verir. Katalan başkentinin kumsalına sadece 300 metre mesafede, mükemmel bir konumda yer alan bu yapı, 44 katlı, 455 odalı ve 28 süitlik bir otele açılır. Otel, ihtişamla tasarlanmış mimarisinin yanı sıra çok sayıda İspanyol sanatçının eserini koleksiyonunda barındırır. Yakın zamanda Picasso ve Dalí’nin önde gelen parçalarının da yer aldığı büyük sergilere ve daha çağdaş döneme ait Ràfols-Casamada ve Xavier Corberó gibi sanatçıların çalışmalarına da ev sahipliği yapmaktadır.