Doğanın binlerce hatta milyonlarca yılda ağır ağır oluşturduğu mağaralar, ilk insanların zamanından kalma bir içgüdü mü bilinmez hemen hemen hepimizi cezbeden muhteşem doğa güzelliklerinden. Yakınlarında iseniz tatil planınıza dahil etmeniz ve hem sahip oldukları görsel şöleni hem de yarattıkları keşfetme arzusunu yaşamanız için en çok dikkat çeken beş mağarayı yazdık.
Glowworm Mağarası (Yeni Zelanda)
Bazı mağaralar jeolojik özellikleriyle dikkat çekerken bazıları da içindeki yaşam formlarıyla öne çıkıyor. Tıpkı yerlilerin “Waipu Cave” dediği ancak tüm dünyada Glowworm yani “parlayan solucan” mağaraları olarak bilinen bu mağara gibi. Mağaranın ışıldamasını sağlayan bu organik larvalar ışıltılarını avlarını kendilerine çekmek için kullanırlarken bize de masallar ülkesindeymiş gibi bir güzellik yaratıyorlar.
Reed Flute Mağarası (Çin)
Kireç taşlarından oluşan flüt şeklindeki sarkıtlar ve dikitlerle 240 metre derinliğe sahip bu mağara rengarenk ışıklandırmasının etkisiyle insanı gerçeklikten koparıp içsel bir yolculuğa çıkarıyor. Her ne kadar sadece 1200 sene önce keşfedilmiş olsa da tarihi çok daha eski, tam 180 milyon yaşındaki mağarada tarihe tanıklık ettiğini gösteren eski dönemlerden kalma 77 adet taş kitabe de bulunuyor.
Son Doong Mağarası (Vietnam)
1991 yılında Vietnamlı bir köylü tarafından bulunduğu halde 2009 yılına kadar insanlardan saklanan mağara, geçen zamana rağmen sadece 9 km’lik bir bölümü keşfedilmiş devasa bir mağaralar sistemi aslında. Yapılan araştırmalara göre içinde yağmur ormanı, göl, plaj, hayvanlar, yeraltı nehri ve başkalaşmış pek çok özel yapının bulunduğu mağaralar sisteminin 139 km olduğu düşünülüyor.
Vatnajokull Glacier Mağarası (İzlanda)
Buzdan oluşmuş bir mağaranın içinizi ısıtacağını düşünür müydünüz? Görüntüsüyle içinizde sıcak bir heyecan oluşturan, içeri sızan ışığın etkisiyle mavi bir görsel şölene dönen mağara aslında ülkenin %8’ini oluşturan büyük bir buzulun parçası. İçinden nehirlerin de aktığı mağara zemininde ve tavanında oluşan doğal buz dalgalarıyla da pürüzsüz bir görünüme kavuşmuş.
Batu Mağaraları (Malezya)
Doğanın güzelliğini inançla birleştiren bir mağaralar bütünü Batu. Hinduların en önemli mağara tapınaklarından olan bölge her gün 5000’i aşan ziyaretçi sayısıyla dünyada insanoğlunun en çok ayak bastığı mağaralardan da biri aynı zamanda. Ancak bu derece popüler dini ve turistik bir bölge olmasının göz alacağından kaybettirdiği hiçbir şey yok. İçinde birden fazla mağarayı barındıran bölge hem inancı hem de macerayı keşfetmeye gelen ziyaretçilere sahip.
Marble Mağaraları (Şili)
Muhteşem güzellikleriyle mermer ve denizin buluştuğu Marble Mağaraları bugün “Mermer Katedrali” olarak anılıyor ve Patagonya‘nın önemli turizm bölgelerinden biri olarak öne çıkıyor. Zaman içinde suların etkisiyle başkalaşan mağara içinde irili ufaklı pek çok labirentin oluştuğu bir yapıya dönüşmüş. Doğanın 6000 yılda tamamladığı bu güzelliği siz 30 dakikalık turla görebilir, suyun oluşturduğu desenlerde kendinizden geçebilirsiniz.
