Aix-en-Provence, güney Fransa’da, Marsilya’ya 30 kilometre uzaklıkta tarihi ve kültürel bir yerleşim bölgesidir. Yaklaşık 150 bin nüfuslu şehrin çok yakınında, lavanta tarlalarıyla kaplı St. Victoire dağı yer alır. Güzel Lavanta Kokusuyla Rengarenk Aix-en-Provence. Adını Romalılar döneminde bölgede yapılan bir savaşta alan şehir, ünlü ressam Paul Cezanne’ın doğum yeridir. Cezanne ve Picasso gibi ressamlar, Emile Zola ve Albert Camus gibi yazarlar sayesinde tanınan şehre, genelde toplumun üst sınıfından insanlar yerleşmiştir. Bir üniversite şehri olan Aix, pek çok tarihi bina ve müzeye ev sahipliği yapmaktadır. Denizden biraz içeride olmasına karşın, bölgeye yumuşak Akdeniz iklimi hakimdir.
Şehrin güzel mimarisi dışında, civarındaki şatolar, şarap bağları, yürüyüş rotaları ve önemli sanat eserleri bulunan müzeleri de imrendirici güzellikleriyle pek çok ziyaretçi çekmektedir.
Ne Zaman, Nasıl Gidilir?
Aix-en-Provence kışın sıfırın altına düşmez, yazın da otuz dereceyi ancak bulur. Dolayısıyla her zaman gidilebilir, ancak yazları en kalabalık dönemini yaşar. Sonbahar veya ilkbaharı tercih ederseniz daha uygun konaklama imkanlarından faydalanabilirsiniz. Ancak güzel lavanta kokuları eşliğinde rengarenk bir Aix-en-Provence gezisi için Temmuz ayı daha uygundur. Öte yandan, Haziran sonu, Temmuz başlarında iki müzik festivali gerçekleşmektedir.
Aix-en-Provence’da Gezilecek Yerler
Küçük bir şehir olduğu için Aix yürüyerek gezilebilir. Sokak müzisyenleri ve kültür aktivitelerinin en çok görüldüğü bölge olan Cours Mirabeau, geniş bir yaya bölgesidir. Yol boyunca çok sayıda çeşme dikkatinizi çekecektir, Aix “bin çeşmeli şehir” diye anılır. Sağlı sollu birçok kafe arasında bir seçim yapmak isterseniz; Cezanne, Zola, Hemingway gibi sanatçıların gittiği tarihi Les Deux Garçons’a uğrayabilirsiniz. Birçok ünlü markanın temsil edildiği bölge şehri ikiye ayırmaktadır. Güney ve güneybatı taraflarına giderseniz şehrin yeni kısmına ulaşırsınız. Şehrin eski bölgesini görmek için kuzeye yönelmelisiniz. 17. yüzyıldan kalma binaları, dar sokakları ile şehrin en çekici mekanlarını burada bulacaksınız. Aix Katedrali, Hotel de Ville, Mazarin Meydanı, Cezanne evi ve atölyesi, Fransa’nın en güzel resim müzelerinden Granet Müzesi gezmeye değer. Gece hayatı içinse Place des Augustins’e gidebilirsiniz.
Aix “calisson” denen lokuma benzer şekerlemesi, peynirleri, kozmetik ve lavanta ürünleriyle ünlüdür.
Fransa’nın Gözde Şehri: Marsilya
Fransa’nın güneyinde Akdeniz’in en büyük limanına sahip olan Marsilya, Paris’ten sonra ülkenin en büyük ikinci şehridir. Bir milyonun altındaki nüfusu kozmopolit özellik gösterir. Marsilya 60 kilometreye yakın kıyı şeridine sahiptir. Şehir 2600 yıl önce Foça’dan giden Yunan kolonileri tarafından kurulmuştur, Fransa’nın en eski şehridir. Akdeniz iklimine sahip Marsilya, yaz aylarında 30-35 derece sıcaklığa erişmektedir.
Sıcak iklimi ve liman şehri olduğu için sağladığı iş olanaklarıyla Marsilya yüzyıllardır göçmen nüfusa ev sahipliği yapmaktadır. Gelişmiş bir sanayisi olan şehir, aynı zamanda turizm merkezidir, kongre turizminin önde gelen tercihlerinden biridir. Kozmopolit nüfuslu şehir, her gelir grubundan insan barındırmaktadır. Göçmen nüfus dolayısıyla çok zengin yemek çeşitleri ve gelişmiş bir gece hayatı vardır.
Ne Zaman, Nasıl Gidilir?
Marsilya her mevsimde ziyaret edilebilir. Ancak denize girmek isterseniz şehri yaz aylarında ziyaret edebilirsiniz. Şehirde senenin dörtte üçünde günler güneşli olacağından diğer aylarda da keyifli bir seyahat geçirebilirsiniz.
Şehirde pek çok festival düzenlenir, Temmuz ayındaki film festivali ve caz festivali ilginizi çekebilir. Türkiye’den Marsilya’ya her gün uçuş bulunmaktadır. Ayrıca liman şehri olduğu için cruise gemilerinin de durak yeridir.
Marsilya’da Gezilecek Yerler
Şehir içinde Marsilya’nın turistik ve dikkat çekici yerleri genelde 1,2,6 ve 7inci arrondisement denen bölgelerde yer almaktadır. Yürüyerek Marsilya’yı keşfetmek için eski liman; Vieux-Port iyi bir başlangıç olabilir. La Canebiere caddesi, Cathedral La Major, Notre-Dame-de-la-garde bazilikası gibi pek çok önemli tarihi yapı ziyaret edilebilir. Merkezi bir nokta isterseniz, St.Charles tren garı şehrin merkezindedir, civarında çeşitli oteller de bulunabilir. Yürüyüş mesafesindeki Le Panier ,dar sokakları, çamaşır asılı kepenkli pencereleri, pastel renkli ufak evleri, tarihi binaları ve sokak sergileriyle tipik bir Akdeniz mahallesidir, pek çok yeri duvar resimleriyle süslenmiştir.
Ziyaret edebileceğiniz iki önemli müze; MUCEM Avrupa ve Akdeniz Uygarlıkları müzesi ile klasik mimarinin önemli bir eseri olan Palais Longchamp tarih ve güzel sanatlar müzeleridir. Calanques milli parkı yüksek deniz manzaraları, işaretli yürüyüş rotaları, 20 kilometrelik kıyı şeridi ve doğal hayatıyla yoğun ilgi çekmektedir.
Marsilya’da deniz ürünleri çok zengindir, en ünlü yerel yemek olan Bouillabaisse, deniz ürünlerinden oluşan bir çorbadır. Yanında Fransız anasonlu içeceği pastis de gayet uygun olacaktır. “Provençal” yazan dükkanlar bölgeye özgü ürünler satar, santon denen ahşap eşya oldukça yaygındır. Marsilya’nın tarot kartları ünlüdür, ayrıca zeytinyağlı Marsilya sabunu da hiç yabancı gelmeyecektir.
