Portekiz tarihi yerleri ve doğası ile turizmin gelişmiş olduğu bir ülkedir. Canlı şehirleri ve benzersiz kültürü ile çoğu insanda merak uyandır. Eşsiz manzaralarla karşılaşmak ve tarihi yerleri gezmek istiyorsanız; Lizbon, Porto ve Sintra şehirlerini mutlaka görmelisiniz. Lizbon, antika dükkanları, renkli sokakları, gotik katedralleri ve köprüleri ile ünlüdür.
Lizbon ile aynı popülerliğe sahip bir şehir olan Porto, Portekiz’in en çok turist çeken şehirleri arasında yer alır. Başkent Lizbon’dan sonra gelen 2. büyük şehirdir ve şehrin tarihi merkezi 1996 yılından beri UNESCO DÜNYA MİRASI LİSTESİNDE yer almaktadır. Burada 230 bin kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir.
Portekiz’in sanatla iç içe olduğu ve herkesi büyülediği bilinmektedir. Bunun başlıca örneği, Azulejos sanatıdır. Çevredeki kiliselere ve evlere baktığınız zaman cephelerinin mavi beyaz renkli seramiklerle döşenmiş olduğunu göreceksiniz. Porto bu sanatın oldukça yaygın ve popüler olduğu bir şehirdir. Ayrıca, sanat dışında futbol takımı ile de önemli başarılar sağlamıştır.
Eğer İstanbul’da yaşıyorsanız ve Porto’ya gittiyseniz çok tanıdık bir manzara ile karşılaşabilirsiniz. Rio Douro Nehri kenti ikiye ayırmakta ve bu görüntüsü sayesinde İstanbul boğazına benzemektedir. Şehirde görülmesi gereken bir diğer tarihi yer ise; din adamları anlamına gelen Clerigos Kilisesidir. Portekiz’in ilk barok kiliselerinden biridir ve kilise girişi motiflerle kaplıdır. Ziyaretçilere kapalı olmasının yanı sıra eğer isterseniz kulenin tepesine çıkabilir ve büyüleyici bir manzarayla karşı karşıya kalabilirsiniz. Ancak bunun için 240 tane merdiven çıkmayı göze almanız gerekmektedir 😊
Bir sonraki önereceğimiz yer ise gençlerin uğrak durağı olan, yine manzarası ile ön plana çıkan Virtudes Bahçesi’dir. Önceden Portekizli zengin ailelerin yaşadığı bu bölge zamanla gençlerin bir araya gelip vakit geçirdiği bir yer haline gelmiştir. Hazır Porto’ya gelmişken Sahaflar çarsısını da görmeden dönmemelisiniz. Bazı insanlar burayı ‘dünyanın en güzel kitapevi’ olarak adlandırır. 1906 yılında Neo- Gotik tarzda inşaat edilmiştir ve hala yoğun bir ilgi görmektedir. Edebiyat severlerin ortak noktası olan Livraria Lello e Irmao’yu ziyaret etmek isterseniz girişte bir miktar ücret ödemeniz gerekir. Bunun nedeni ise aşırı kalabalığın önüne geçmek istenmesidir. Eğer, hiçbir şey satın almazsanız çıkışınızda bu para size geri ödenmektedir. Bodrum katında yapılan etkinlikler sayesinde insanlar sevdikleri yazarlarla ve sanatçılarla bir araya gelip konuşma fırsatı yakalamaktadırlar.
Porto’da gece hayatına bakacak olursak; şehrin 3 caddesi eğlencenin tam noktası! Bu caddelerden en popüler olanı Rua da Galeria de Paris bir diğeri ise Rua de Candido dos Reis’dir. Önceden kimsenin ayak basmak istemediği bir sokakken, ucuz kiralardan faydalan bir kişinin dükkân açmasıyla girişimcilik başlamış ve onu yeni mekanlar takip etmiştir. Gece boyu insanlar buralarda eğlenerek Portekiz’in ünlü şarabı olan Porto şarabını içerler.
Eğer yakın bir zamanda tatil planınız varsa Porto’yu da düşünmelisiniz. Lizbon turlarına katılarak memnun kalacağınız bir tatil için ilk adımı atabilirsiniz 😊
