
Pandemi bitti, tatil hasreti sona erdi… Herkes karantinasız seyahat özgürlüğüne kavuştu. Pasaportlarımızın sürelerini uzattık, vizelerimizi yeniledik. Akıllarda tek bir soru var: Nereye gideceğiz? Ben hakkımı kesinlikle sıcacık bir ülkeden yana kullanacağım; gönlümce rahat rahat gezeyim, akşama doğru gün batarken hafif esintide keyfimi yapayım istiyorum. Cıvıl cıvıl insanların arasında sokaklarda kaybolmak, köşeyi hemen dönünce göreceğim sevimli bir restoranda oturmak istiyorum.
İnsanları ve yemekleri rengarenk olan sokakları gezmekten asla sıkılmayacağım İspanya geliyor aklıma tüm samimiyeti ve sıcak iklimi ile. Pandemi sonrası seyahat seçenekleriniz arasında bu güzel ülke varsa, en popüler iki şehri Barcelona ve başkent Madrid kararsız kaldıysanız bu yazı tam sizlik. Gelin birlikte karşılaştıralım ve size en çok uyan şehre karar verelim.
- Kaç gün yeter?
Belki iş ya da okul hayatı belki başka sebebler… Hiçbirimizin sınırsız tatil vakti yok. Eğer bu seyahatiniz için sadece iki üç gün ayırabiliyorsanız Gaudi mimarileri ile donatılmış Barcelona isabetli olacaktır. Dolu dolu bir gezi planıyla görülmedik yer bırakmazsınız. Diyorsanız ki kendime bir hafta kadar vakit ayırdım o zaman Madrid’in bütün müzeleri, sergileri sizi bekliyor, gönlünüzce gezebilirsiniz.
- Ne göreceğim?
Casa Batlló/ Barcelona
İşte bu konu belki de en ayırt edici nokta olmalı sizin için. Turist dolu sokaklar, sıcacık Barcelonata’nın kumları ve masmavi deniz, eşi benzeri olmayan modernist mimari yapılar tam benlik diyorsanız hemen Barcelona biletinizi ayırtın. Başkent’e kıyasla daha fazla turist alan bu sahil şehrinin sokaklarında kaybolmak, La Rambla’da hem gezip hem soluklanmak, modernist ve gotik tarzı aynı anda gözlemlemek harika bir duygu. Gece hayatının da oldukça hareketli olduğunu belirtmek isterim.
Ancak, tam bir sanat tutkunuysanız; müze ve sergi gezmek sizin işinizse buyurun Madrid’e. Başkentin geniş sokaklarında özgürce yürümek, 142 hektarlık Retiro Parkı’nda oksijene doymak, geceleri birbirinden güzel teraslarda şehir manzarası izleyip lezzetli bir kokteyl eşliğinde ruhunuzu doyurmak için en doğru adres Madrid olacaktır.
Ne yiyeceğim?
Her iki şehirde de her damak tadına uygun yemek bulmak mümkün. Genel olarak İspanya’da ne yerim diyorsanız, tapas kültürü ile tanışmak için gün sayın derim. Tapas barları ile popüler olan bu ülkede ister atıştırmalık olarak ister ana öğün olarak tercih edilen bu ekmek üstü lezzetleri gerçekten efsane. İspanya demişken paellayı anmamak olmaz tabii. Adını pişirildiği kaptan alan bu pirinç yemeğinin iki kişilik porsiyonunu tek başınıza bitirebilir ve karşınızdaki şoka sokabilirsiniz (normalde beş kaşık pilav yemeyen kendimden biliyorum). Patates severler de mutlaka patates bravas denemeli! Bu lezzetlerin haricinde ister et sever olun ister vegan, kolaylıkla kendinize uygun bir yer bulup keyif yapmaya başlayabilirsiniz. Küçük bir not: Dünyanın bilinen en eski restoranı Botín Madrid’de yer almaktadır. Barcelona’da ise dünyanın en ünlü gıda pazarlarından La Boqueria bulunmaktadır
- Ne kadar harcayacağım?
Bu soruya “Evet bu gezide 500 Euro harcanır, 150 Euro’nuz cebinizde kalır” gibi bir cevap vermek elbette mümkün değil. Herkesin bütçesi ve bu bütçeyi harcamak istediği kalem çok kişiseldir. Bu konuda size kıyas yaparak yardımcı olabilirim. Barcelona, Başkent Madrid’e kıyasla daha pahalı bir şehir. Barcelona’da iki günde yeme-içmeye harcanacak para ile Madrid’de dört gün karnınızı doyurabilirsiniz. Turistik bir şehir olması nedeniyle bu güzelim sahil şehrinde fiyatlar bir tık daha fazla. Madrid’in en ünlü caddesi Gran Via’da 10-12 Euro ile doyabilirken, Barcelona’daki La Rambla’da bu biraz imkânsız maalesef.
Benim şahsi fikrime gelecek olursak: kesinlikle Madrid! Deniz görmeden yaşayamayan biri olarak aklıma asla denizin gelmediği, nasıl olduğunu anlayamadığım şekilde çok ferah olan bu şehre tekrar tekrar gitmek en sevdiğim şey.
Siz de bu iki şehir hakkında fikir belirtmek, mekan önerisinde bulunmak ve okuyucularımıza yön göstermek isterseniz aşağıya yorum bırakabilirsiniz.
Sosyal medya hesabı: https://www.instagram.com/edakunduraci
Ben de Madrid diyorum. Kesinlikle görülmesi gereken bir yer!