Eğer tatil yapmayı seven, üstüne bir de köpek sahibi bir tatil severseniz, ister kültür ister kafa tatili yapın can dostunuzun da konforu sizden sorulur. Dostunuzun da rahatça konaklayabileceği bir otel bulduktan sonra onu odada bırakmak ya da turunuza dahil etmek ise size kalmış. Ama eğer rotanız Kapadokya ise köpeğinizle birlikte gezmenin ne kadar keyifli olduğunu size kanıtlayabilirim. Gelin önce yola nasıl ve ne ile çıktığımızla başlayalım.

Kapadokya’ ya ister uçak, ister kendi aracınızla isterseniz de otobüsle erişiminiz mümkün. Biz Mars’la otobüsü tercih ettik. Uçak daha kısa sürüyor fakat uçak için evcil hayvanınızı bagaja koymanız gerekli. Bagaja koyulduğunda ise sizden alınan bir izin kağıdıyla uyutularak gitmek durumunda kalıyorlar. Ben bu durumu desteklemediğim için otobüsü tercih ettim. Otobüs için de aynı şey geçerli. Fakat Mars gibi küçük ırk köpeklerde sırt çantası ya da box ile birlikte sizin yanınızda gitmesi mümkün. İster ek ücret vererek onun için bir koltuk alabilir, isterseniz de kucağınızda götürebilirsiniz. Üstüne bir de  dünyalar tatlısı bir muavine denk gelirseniz yemeyin de yanında yatın. Mars gibi sessiz bir köpeğiniz varsa çaktırmadan çantadan çıkartıp birlikte uyuyabilirsiniz bile. Bu tarz yolculuklarda yanınızdan ayırmamanız gereken tek şey ise evcil hayvanınızın aşılarının içerisinde yer aldığı pasaportu.

 Yaklaşık 9 saat süren bir yolculuk sonrasında tabii ki biraz yorulduk. Şaka şaka pertimiz çıktı desem yeridir. Bölgede sayılı hayvansever otel olsa da gördüğünüz ilgi gerçekten buna değiyor. Genelde köpek kabul eden otellerin (özellikle küçük otellerin) işletmecileri de köpeksever oluyor. Böyle bir servis yok ama, siz yokken köpeğinizle arada bir ilgilenmelerini de rica etme şansınız olabilir. Oteli bulduktan sonra da detaylı düşünmeleriniz son bulmuyor ne yazık ki. Giriş katlar eğer her gördüğüne havlayan bir köpeğe sahipseniz sizin için pek uygun olmayabilir. Mars dışarıyı seyretmeyi seven bir köpek olduğundan dolayı ben genellikle balkonlu odaları tercih ediyorum. O da annesi gibi keyifçi sanırımJ.

Odanızı seçtiniz, otele yerleştiniz sıra güzel bir yorgunluk kahvesiyle beraber plan yapmaya geldi. Bahçesi olan işletmeler zaten köpek kabul ediyor diğerlerine ise taşıma çantasıyla beraber rahatlıkla girebilirsiniz. Tabii burada benim kullandığım gibi bir çanta kullanmanız şart aksi halde box taşımak sizi biraz yorabilir.

Yapılacak aktivitelere gelirsek, Kapadokya’da sıcak hava balonundan, at binmeye, gün batarken atv turuna kadar birçok seçenek mevcut. Aktivitelere katılırken gözünüz arkada kalmasın. Neredeyse tüm işletmeler o kadar hayvansever ki çoğu köpek bakıyor. Siz aktivitedeyken can dostunuzla ilgilenmek isteyenleri saysam bitmez.J Ben Kapadokya’da ki en keyifli aktivitelerden biri olan gün batımında at turundayken Mars da çiftlikte gördüğünüz üzere yeni arkadaşlar edinmiş. Bir de bunun tarih ve kültür sevenler tarafı var tabii. Kapadokya’ ya kadar gelmişken on dört farklı uygarlığın kalıntılarından kendinizi mahrum etmek istemiyorsanız bu tura gönül rahatlığıyla yine can dostunuzu da dahil edebilirsiniz. Ören yerlerinde köpekler için bir kısıtlama yokken müzelerde de sırt çantasıyla birlikte rahatça gezebiliyorsunuz. Yalnız baştan uyarıyım kendiniz için de köpeğiniz için de yanınızda mutlaka su bulundurun. Aksi halde kiliselerden birinde inzivaya çekilmek zorunda kalabilirsiniz J Biz Mars’la birlikte yürümeyi çok sevdiğimiz için girilmedik delik bırakmadık. Zelve açık hava müzesi, Paşabağları, Göreme Açık Hava müzesi sadece bunlardan birkaç tanesi. Diyceksiniz   ki hiç mi zorluk çektiğimiz olmadı. Tabii ki oldu, Kapadokya denince akla aslında başta gelen yerlerden birisi o uzunca ve daracık olan yeraltı şehridir. Ki bunlardan sadece bir tane de yok.

Biz marsla birlikte Derinkuyu’da ki yeraltı şehrine girdik. Burası diğer ören yerleri gibi açık hava olmadığı için köpeğinizle çantada girmeniz gerekiyor. Yeraltı şehrini oluşturan tüneller çok dar olduğu için de yürümekte daha doğrusu emeklemekte J biraz zorluk çekebilirsiniz. Tabii yeraltı şehrinin hamileler, kalp hastaları ve kapalı alan fobisi olanlar için pek uygun olamadığını da söylemeden geçmeyeyim.

 

 

 

Siz bu yazıdan sonra Kapadokya’yı gezerken biz de Mars’la sizin için başka bir seyahatte olacağız. Bir sonraki gezimizde görüşmek üzere. Keyifli haftalarrr…

İnstagram: https://www.instagram.com/busee_usta/

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu girin
Lütfen adınızı girin