
“Uyumayan şehirde uyanmak istiyorum” diyor ünlü “New York New York” şarkısında Frank Sinatra. Uyumayan, hiç durmayan, çılgın şehir New York için…
Amerika Birleşik Devletleri’nin kuzeydoğusunda bulunan ve dünyanın en kalabalık metropolü olan New York, aynı zamanda finans, moda, ticaret ve sanatın da merkezi. Bu nedenle her yıl milyonlarca turisti ağırlıyor ve adeta bağımlılık yaratıyor. Gidenin bir daha gitmek istediği, her türlü zorluğuna ve pahalılığına rağmen milyonlarca göçmenin yaşamaya, var olmaya çalıştığı, çılgın, acımasız, büyülü New York City yani NYC.
New York beş bölümden oluşuyor. En merkezi yeri aslında bir ada olan Manhattan bölgesi, bölümler arasında en popüler ve en dikkat çekenidir. Bu nedenle şehir merkezinde kalmak isteyenlerin en çok tercih ettiği bölge burasıdır. Manhattan’ın kuzeyinde bulunan, filmlere ve kitaplara bolca malzeme olan meşhur Harlem’i de, bir başka şehir sembolü olan pretzel yerken gezebilirsiniz.
Tıpkı Manhattan gibi bir ada olan Brooklyn, aynı adı taşıyan köprüyle Manhattan’a bağlanıyor. New York seyahati‘nin üçüncü büyük bölümü olan Brooklyn’e metro ya da deniz taksisi ile çok kısa bir sürede ulaşabilir ve ardı arkası kesilmeyen etkinliklere dahil olabilirsiniz. Gotik tarzda inşa edilmiş olan ve Hollywood filmlerine bolca malzeme olan Brooklyn Köprü’sü iki katlıdır. Üst katı, yayalar ve bisikletliler için ayrılan köprü, mühendislik harikası olarak kayıtlara geçmiştir.
Gezginler için New York turu demek, “Özgürlük Anıtı” demektir. Fransa’da 1886 yılında inşa edilip New York’a nakledilen ve o dönemden beri Amerika’nın simgesi haline gelen Özgürlük Anıtı, kaidesiyle birlikte 93 metre boyundadır.
Şüphesiz dünyanın en fazla fotoğraf çektirilen yeri Times Meydanı’dır. Amerika’nın ve hatta dünyanın merkezi sayılan Times Meydanı, sayısız neon ışıkları ve tabelalar arasında, aynı anda yüz binlerce insanın dolaştığı müthiş bir atmosfere sahiptir.
Yüksek binalar, alışveriş merkezleri ve akın akın gelen insan grupları arasında şehrin belki de nefes aldığı tek yer Central Park olabilir. Koşuşturan sincaplar, gölde süzülen kuğular ve yürüyerek bitiremeyeceğiniz kadar büyük bu yeşil alanda, bisiklet veya kano kiralayabilir ve hatta ata binerek gezinizi yorulmadan tamamlayabilirsiniz.
New York’un en gösterişli binalarından biri Empire State binası, dünya borsasının kalbinin attığı yer olarak dikkat çekiyor. Yükseklik korkunuz yoksa binanın en tepe noktasından (86 katlı) şehri izleyebilir, fotoğraf çekebilirsiniz.
New York turları yaparken kültür gezilerine meraklıysanız Metropolitan Müzesi (Museum of Art) tam size göre. Sanatın her çeşidini barındıran bu olağanüstü devasa müze için de en az iki gün ayırmak gerekir.