
Romantik bir Avrupa tatili yapacak olsanız nereye giderdiniz? Paris, Venedik, Lizbon ya da Prag? Eminim aklınızdan hemen birçok şehir geçmiştir. Bu şehirlerin çok göz önünde olmasa da aslında ortak bir özelliği var. Hepsi seyrine doyum olmayan nehirleri, bir inci gibi boynuna dizmiş. Yeryüzü de bu konuda Avrupa’ya oldukça cömert davranmış. Her yıl milyonlarca turistin ziyaret ettiği şehirlerin kalabalığından sıkılıyor ve huzurlu bir tatil istiyorsanız, işte nehirle süslenen güzeller güzeli Avrupa kentleri:
Kaşifler Şehrini Keşfedin: Lizbon
Sonsuz gibi görünen bir okyanusu izleme ve nehir kıyısında yürüyüş yapma imkanını birlikte sunan ender şehirlerden biri Lizbon. Tarih boyunca bu avantajını oldukça iyi kullanan şehir, yetiştirdiği önemli denizcilerle tanınıyor. Vasco Da Gama ve Macellan başta olmak üzere 30 önemli kaşif için yaptırılan anıtla da 1940 yılından beri bu değerli isimlere ölümsüz bir saygı duruşunda bulunuyor.
Tarihi M. Ö. 1200’lü yıllara dayanan şehir, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Jeronimos Manastırı, Belem Kulesi ve Alcobaça Manastırı ile dikkat çekiyor. Ayrıca hemen Lizbon otellerinde yerinizi ayırtarak şehirde bulunan Azize Meryem Katedrali, Fado Müzesi, Rossio Meydanı, Ajuda Sarayı ve Lizbon Katedrali gibi mutlaka görülmesi gereken yerleri gezebilirsiniz. İstanbul gibi 7 tepe üzerine kurulu Lizbon’a gitmişken bu tepelerden şehri izlemeyi ve meşhur deniz ürünlerini tatmayı ihmal etmeyin.
Hem Göze Hem Mideye Hitap Eden Şehir: Lyon
Lyon dendiğinde aklınıza futbol takımı geliyorsa gezi listenizi baştan oluşturmanız ve ilk sıraya bu şehri yazmanız gerekiyor. Çünkü Lyon Avrupa’da gizli kalmış ve keşfedilmeyi bekleyen bir yer. Gastronomi gezileri için ideal bir destinasyon olan şehirde her yıl dünya mutfakları ve pastacılık yarışmaları düzenleniyor. Lezzetleri ile dikkat çeken Lyon’da sabah çikolatalı kruvasan ile güne başlayabilir, öğlen meşhur Lyon salatası hafif bir öğün geçirebilir, akşam ise portakallı ördek ve siyah pudingle kapanış yapabilirsiniz. Elbette şehrin ünlü şaraplarını ve çeşit çeşit peynirlerini de denemeyi ihmal etmeyin.
Saone ve Rhone nehirleri üzerinde kurulu olan bu şehirde Notre-Dame de Fourviere Bazilikası, Bellecour Meydanı, Lyon Güzel Sanatlar Müzesi, Bartholdi Çeşmesi ve St. Jean Bazilikası’nı ziyaret etmeyi unutmayın.
Kuzeyin Venedik’i Brugge
Orta Çağ mimarisi ile bezenmiş sokakları, renkli evleri ve romantik havasıyla Brugge, adeta huzurun resmedilmiş hali olarak sizi karşılıyor. Popüler gezi rotalarından biri olarak görülmemesine rağmen aslında ziyaret edildiğinde bu konuda büyük bir haksızlığa uğradığı rahatça görülüyor. Ren ve Mosel nehirleri üzerinde kurulu olan şehir; içerisinde yer alan kanalları, kano gezileri ve romantik havası ile “Kuzeyin Venedik’i” olarak anılıyor.
Şehrin en büyük kilisesi Aziz Salvador Katedrali, 1240 yılından beri ayakta olan Çan Kulesi, “aşk gölü” anlamına gelen Minnewater Parkı, Burg Meydanı ve Büyük Market en fazla rağbet gören yerler arasında sayılabiliyor. Yeşiller içindeki bu eski şehri gezerken kendinizi bir listeye bağlı tutmayın ve sokaklarında kaybolmayı ihmal etmeyin. Her köşesinde keşfedilecek yeni bir güzellik olan şehre gitmişken meşhur Belçika çikolatası ile romantik anlarınızı taçlandırabilirsiniz.
Masalsı Şehir: Prag
Orta Çağ eserlerinin çoğunu koruyan bir diğer şehir de Vlatna Nehri üzerinde bulunan Prag. “Altın Kent” olarak da anılan şehir, bu ihtişamını İkinci Dünya Savaşı sırasında çok az zarar görmesine borçlu. Görkemli St. Vitus Katedrali, yemyeşil Royal Garden, nehrin en güzel yerinde bulunan Kampa Adası, ilginç tasarımıyla Astronomik Saat Kulesi ve devasa Prag Kalesi şehrin en popüler yerleri arasında. Ayrıca sizde alışılmışın dışında ve yüreğinizin götürdüğü yere gittiğiniz bir seyahatseverseniz sokaklarda John Lennon Duvarı önünde fotoğraf çektirebilir, Kafka Müzesi’nde bir sabah hamamböceği olarak uyanan Gregor Samsa’yı anabilir ya da Mala Strana’da kuğuların size eşlik ettiği nehir kıyısında bir yürüyüş yapabilirsiniz.
Ben zaten bu şehirleri gördüm diyorsanız ve içerisinden nehir geçen romantik şehirler arıyorsanız Viyana, Basel, Monstar, Graz, Üsküp, Riga, Dresden, Rotterdam, Porto, Bern ya da Varşova otellerine bakmaya başlayabilirsiniz.